Necip fazıl kısakürek o ve ben şiiri

Necip Fazıl Kısakürek, fikirleri ve eserleriyle düşünce dünyamıza derin izler bırakan bir isim. Hayatının dönüm noktası olarak Abdülhakim Arvasi ile tanışmasını kabul etmiş ve eserini "ondan önce", "ondan sonra" olarak iki bölümde kaleme almıştı. Necip Fazıl, ondan önceki yaşamını boşa geçen 30 yıl olarak görmüş, sonrasında ise kendini bulma çabasına düşmüştü... Necip Fazıl'ın ölümsüz eseri O ve Ben'den 22 alıntıyı derledik.

Giriş Tarihi: 23.03.2020 09:31

  • 1
  • 22

Necip fazıl kısakürek o ve ben şiiri

Haddini aşan her şey, zıddına döner.

  • 2
  • 22

Necip fazıl kısakürek o ve ben şiiri

Şu İstanbul ne garip belde! İnsan, mümin olmak için de, kâfir olmak için de burada her vasıtayı, her imkânı bulabilir.

  • 3
  • 22

Necip fazıl kısakürek o ve ben şiiri

Başına ne geldiyse annene ettiğin kötü muameleden bil!

  • 4
  • 22

Necip fazıl kısakürek o ve ben şiiri

Bir iğneli fıçı ki bu, üstünden hayal uçsa kanatları kana boyanır.

  • 5
  • 22

Necip fazıl kısakürek o ve ben şiiri

İşte iki insan arasında bazan irkilircesine duyduğumuz bu uzaklıktır ki, "Kuluma şahdamarından daha yakınım" diyen Allah'ın sırlarından bir işaret...

Necip fazıl kısakürek o ve ben şiiri

Necip Fazıl Kısakürek ben şiiri sözleri ve videosu

BEN, kimsesiz seyyahı, meçhuller caddesinin…
BEN, yankısından kaçan çocuk kendi sesinin…
BEN, sırtında taşıyan işlenmedik günahı;
Allah’ın körebesi, cinlerin padişahı…
BEN, usanmaz bekçisi, yolcu inmez hanların;
BEN tükenmez ormanı, ısınmaz külhanların…
BEN, kutup yelkenlisi, buz tutmuş kayalarda;
Öksüzün altın bahtı, yıldızdan mahyalarda…
BEN, başı ağır gelmiş, boşlukta düşen fikir;
Benliğin dolabında, kör ve çilekeş beygir…
BEN Allah diyenlerin boyunlarında vebal;
BEN bugünküne mazi, yarinkine istikbal…
BEN, BEN, BEN; haritada deniz görmüş, boğulmuş;
Dokuz köyün sahibi, dokuz köyden kovulmuş…
Hep BEN, ayna ve hayal, hep BEN, pervane ve mum;
Ölü ve Münker-Nekir, başdönmesi uçurum…
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Necip Fazıl Kısakürek ben şiiri dinle

Necip Fazıl Kısakürek hayatı
Ünlü Türk Edebiyatı’nın Muhafazakarlar’ından, şair, hikaye ve piyes yazarı, gazeteci ve düşünür Necip Fazıl Kısakürek, 26 Mayıs 1905 yılında İstanbul’da dünyaya geldi.

Türkiye’nin en önde gelen fikir adamlarından Üstad Necip Fazıl Kısakürek, çocukluğunu, mahkeme reisliğinden emekli büyük babasının, İstanbul Çemberlitaş’taki konağında geçiren ve kayıtlı bir secereyle, Alâüddevle devrinin Şeyhülislam Mevlâna Bektût’a dayanan ve Dulkadiroğulları’na bağlı “Kısakürekler” soyunun mensubu olan Kısakürek, okuyup yazmayı henüz 5 – 6 yaşlarındayken dedesi, Mehmet Hilmi Efendi’den öğrendi ve 1916 senesine kadar, Büyükdere’de Emin Efendi isimli, sarıklı bir hocanın işlettiği mahalle mektebinden başlayarak çeşitli okullara devam etti.

İlk ve orta öğrenimini, Fransız Papaz ve Kumkapı’daki Amerikan Koleji’nde tamamlamasının ardından, Serasker Rıza Paşa Yalısı’ndaki, Askeri Deniz Lisesi’nde eğitimini tamamladı.

Şiir yazmaya, on yedi yaşındayken, annesiilk şiirleri, 1922 senesinde, Ziya Gökalp’in kurduğu ve Yakup Kadri ve arkadaşlarının çıkardığı, Yeni Mecmua’da, yayınlanan Kısakürek, Milli Mecmua ve Yeni Hayat dergilerinde çıkan şiirleriyle adını duyurdu.

Lisedeki hocaları arasında, Yahya Kemal Beyatlı, Ahmet Hamdi, İbrahim Aşkı gibi dönemin ünlü isimleri yer alan, Kısakürek, 1924’te, İstanbul Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nü bitirdikten sonra 20 yaşında, Maarif Vekaleti’nin Avrupa’ya okumaya gönderilecek, ilk talebe grubu için açtığı sınavda gösterği başarıyla gönderilmeye hak kazandığı Fransa’da, Sorbonne Üniversitesi Felsefe Bölümü’nü bitirdi.

1925’te basılan ilk kitabı Örümcek Ağı ve 1928’de yayınlanan Kaldırımlar gibi eserleriyle, kendini çok genç yaşta, çağdaş şairlerin önüne çıkararak, edebiyat çevrelerinde büyük yankı uyandırdı.

Paris’te geçirdiği dönemin ardından, Osmanlı Bankası’nın Ceyhan, İstanbul ve Giresun şubelerinde çalıştı.

5 Ağustos 1929’da Ankara’ya giden ve 9 yıl boyunca, İş Bankası’nda müfettiş ve muhasebe müdürü olarak çalışan Kısakürek, döndükten sonra, 1939 – 1943 seneleri arasında, bir Fransız okulu, Robert Kolej, İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi, Ankara Devlet Konservatuarı, Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi gibi okullarda öğretmen olarak görev aldı.

Şiirleri Milli Eğitim Bakanlığı’nın ders kitaplarında okutulan Kısakürek’in, askerliği bittikten sonra Ankara’ya dönmesinin ardından, 1932 senesinde, henüz otuz yaşına basmamışken yayımlanan ve kendisini şöhrete taşıyan, üçüncü şiir kitabı, Ben ve Ötesi, başarısının devamının geleceğinin sinyallerini vermekteydi.

Şöhret basamaklarını hızla tırmanırken, felsefi arayışlarını sürdüren Kısakürek için, 1934 yılı bir dönüm noktası niteliğini taşıdı. Bohem hayatını en yoğun yaşadığı dönemde, Kısakürek’in, Beyoğlu Ağa Camii’nde vaiz olan, Abdülhakim Arvasi ile tanışması, neredeyse bütün tiyatro eserlerinde karşımıza çıkan, üstün bir ahlak felsefesinin savunulduğu dönemin temelini oluşturdu.

Büyük ilgi gören, Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak gibi piyesleri arasında, Bir Adam Yaratmak, Türk tiyatrosunun hatırı sayılır oyunlarındandır.

Necip Fazıl’ın şairliği ve oyun yazarlığı kadar, çıka dergilerde çıkan yazılarla sürdürdüğü mücadele de yazarı Türk Edebiyatı’nın önemli isimleri arasına sokmuştur.

1936’da yayımlanmaya başlanan 17 sayılık, haftalık Ağaç Dergisi, dönemin ünlü edebiyatçılarının birleştiği bir okul haline geldi.

Büyük Doğu Dergisi’nde çıkan yazılarıyla, İsmet Paşa ve tek parti döneminde, Cumhuriyet Halk Partisi’nin yönetimine karşı sürdürdüğü muhalefet sonucunda, hakkında açılan çok sayıda davada yüzlerce yıl hapsi istenen Kısakürek, 163. maddeye aykırı bulunan yazıları ve zaman zaman çeşitli gerekçeledan yayımladığı, Cinnet Mustatili adlı eserinde hapishane anılarına yer verdi.

Sık sık kapatılan ve toplatılan Büyük Doğu’nun çıkmadığı dönemlerde, günlük fıkra ve çeşitli yazıları Yeni İstanbul, Son Posta, Babıalide Sabah, Bugün, Milli Gazete, Hergün ve Tercüman Gazeteleri’nde yayımlanan ve Büyük Doğu’da çıkan yazılarında Adıdeğmez, Mürid, Ahmet Abdülbaki gibi imzalar altında yazılaryazan Kısakürek’in, 1962 yılından itibaren, Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde verdiği konferanslar da dikkat çekti ve büyük ilgi gördü.

1980’de, Kültür Bakanlığı Büyük Ödülü’nü ve Türk Edebiyatı Vakfı tarafından verilen beratla Sultan-üş Şuara ünvanını kazanan Kısakürek, 1981’de İman ve İslam Atlası adlı eseriyle fikir dalında Milli Kültür Vakfı Armağanı’nın sahibi olurken, 1982’de de, Türkiye Yazarlar Birliği tarafından verilen, Üstün Hizmet Ödülü’nü kazandı.

Üstad Necip Fazıl Kısakürek, 25 Mayıs 1983 yılında İstanbul’da hayata veda edip, Eyüp Sultan Mezarlığı’na defnedildi.

O ve ben ne anlatıyor?

1904 – 1934 yıllarında çocukluğunu anlattığı bölümler ile başlıyor O Ve Ben kitabı. “ O “ nu tanıyıncaya kadar diye adlandırdığı hayatını anlatıyor bu dönemlerde. Kendisine göre hiçbir şey bilmediği yıllar. Oldum zannedip de olmadığının ışıklarının hayatına girdiği yıllar.

O ve ben şiiri kimin?

sait faik abasıyanık'ın bir şiiri.

En güzel şiirler nelerdir?

Türk Edebiyatının Okumanız Gereken En Güzel 20 Şiiri.
Turgut Uyar – Bir Gün Sabah Sabah. ... .
Nazım Hikmet – Ben Senden Önce Ölmek İsterim. ... .
Cemal Süreya – Biliyorum Sana Giden. ... .
Orhan Veli Kanık – Ölüme Yakın. ... .
Edip Cansever – Flaş ... .
Özdemir Asaf – Seni Saklayacağım. ... .
İsmet Özel – Münacaat. ... .
Attila İlhan – Ölmek Yasak..

Ben ve Ötesi kitabının yazarı kimdir?

Necip Fazıl KısakürekBen ve Ötesi / Yazarınull