Ytü çift anadal hangi bölümler arasında yapılır

• sırf yıldız teknikte okuyabilmek için çevre mühendisliğine girip ordan inşaata geçmeyi planladığım program. ancak zamanında yıldız teknikte çap yapmış bir abla bunu yapcağına tekrar üniversite sınavına hazırlan demesi üzerine vazgeçip başka bi üniversiteye gittim

  İçindekiler Show

  • Çift anadal programı hangi bölümler arasında yapılır?
  • YTÜ de çap var mı?
  • YTÜ çap ne zaman yapılır?
  • YTÜ Yandal nedir?

• çok da yüksek notlar ve çalışkan bir öğrenci olmayı gerektirmeyen, sadece iki dala da gerektiği düzeyde çalışarak kolaylıkla yapılabilecek, insana çok şey katabilen, zorluğu fakülteye hatta danışman hocanıza bağlı olarak değişebilen zira çakışan ders ve sınav tarihlerinde iki bölümden en azından birinin yardımcı olmaması durumunda insanı göt gibi ortada bırakan programdır. hocalarca destek görmeniz gerekirken kendi bölümlerini kolay görüp küçümsüyormuşsunuz gibi algılayabilir ve çakışmadan kaynaklı olarak giremediğiniz dersleri buna delil olarak sayabilirler. iki bölümün de hakkını vererek okuyacağım derken kendi bölümünüzü de ufak ufak boşladığınızı farkedersiniz. hele de kendi bölümünüz bilgisayar başında proje yapmayı gerektirip ikinci dalınız daima eski kaynak araştırması ve okuması gerektiriyorsa. neticede çok isteyerek dahil olduğunuz bu programı ve ikinci dalınızı bırakırsınız; bir bölümün projelerini bile yetiştirmekten aciz, kısık gözlerle temponuzu izleyen sınıf arkadaşlarınız ve bölümü küçümsediğiniz yanılgısına düşen ikinci anadalınızın bölüm başkanı rahata erer.

  öğrencilere şahsi önerim eğer iptal olmadıysa erasmus programı ile burslu olarak yurtdışına gidilmesidir zira kaldırıldı kaldırılacak falan deniyordu. bu öğrenci değişim programı bana çift anadal programıyla kıyaslanamayacak düzeyde katkı sağlamıştır.

• doğan görünümlü şahin olmayı sağlayan eğitim program.

• şu anda bu başlığı okuyan pek çok arkadaşım. biliyorum ki ilk amacın para. bak ben seni hiç yormayayım, hayalindekini, bu programı başarırsan olacak olanı söyleyeyim. merak etme "ay para için yapılmaz" "ay kişisel gelişim cart curt" demeyeceğim. sadede geliyorum.

  ben yaptım bunu. bitirdim. aldım iki tane imza sirkülerini. ilk iş başvurularında bana faydası şu oldu.

  işverenlerin gözünde diğer arkadaşlarıma göre ciddi bir şekilde ayrıştım. durumumu ciddi ciddi ayrı değerlendirenler oldu. (tecrübe yok ama şöyle yapabiliriz böyle yapabiliriz şeklinde)

  diğer arkadaşlarıma 10 dakika vakit ayıran patron bana 15 dakika ayırdı. adam da merak etti bu iş nedir nasıl oluyor falan. bana avantaj gibi geldi ama sen değerlendir bunu.

  iki diplomayı da kullanma potansiyeli olduğunu düşünen bir iş veren 1 ay boyunca 6-7 kere aradı. ben de kendisini stand-by'da tutmaya çalışıyordum. diğer arkadaşları aramamışlar. sonra yer uymadığından reddetmek zorunda kaldım.

  al sana sonuncusu ve senin ilgini çekecek kısmı. bildiğim tek yerden arkadaşlarıma 1800 tl*12 önerdiler. bana 2100 tl*13 önerdiler yıllık. (1 maaşı fazladan son ay alıyormuşsun)

  ileride farklı bir faydası olur mu, ona ilgi duyduğum alanda tecrübe edinince bakacağız.

  eksilerine gelince.

  bir firma benim işime yaramaz ki senin bu özelliğin dedi. ben ık mık hedefledim emek verdim falan derken konuşma bitti.

  bir başka firma şimdi seni alsam bu diplomanın da parasını isteyeceksin vermek istemiyorum dedi.

  birisi de zaten tecrübesizsin istersen tillahı ol farketmez senin fazla diploman benim iş alanıma girmiyor dedi.

  kısacası ileride kariyer yapmak istediğin alanı destekleyen bir çap seçersen ve imza yetkin de var ise biraz işe yarayabilir. geri kalanlar ortada. ben yaptığım için memnunum. umarım sen de olursun.

  edit: sevgili kardeşim. yukarıda iş hakkında yazdıklarımı unut. son teklif bambaşka bir firmadan şu oldu. seri mülakatların ertesinde, son mülakatımı da başarıyla geçtikten sonra sizi almamızın asıl sebebi ikinci diplomanıza da olan ihtiyacımız dendi. işte somut olarak çap ne işe yaradı dersen;

  şartlar: 2500 tl maaş + 600 tl yemek çeki + 7/24 tahsisli araç (yakıt şirketten) + bilgisayar + telefon + tam kapsamlı özel sağlık sigortası + önümüzdeki yılbaşında %5 zam. iş ofis işi arada şantiye denetlemeye gidilecek konaklama tabi ki en yakın otelde olacak.

  not: mülakatlar ingilizceydi.

  geçen yılbaşı editi: 3000 tl x 14 maaş + 650 yemek çeki ve diğerleri aynı şekilde devam ediyor.

  bu yılbaşı beklentisi: 3750 x 14 maaş diğerleri stabil kalabilir.

  bu dakikadan sonra daha fazla editlemek istemiyorum çünkü artık işe girdin ve alacaklarının tümü diplomaların ile değil kişisel performansın ile alakalı. dolayısı ile ben kapıyı açtım devamını siz getirin.

• istanbul üniversitesinde öğrencilerin yapmasına olanak verilip de başrıyla tamamlamamaları için her türlü engelin çıkarıldığı programdır. anlamıyorum sınav çakışıyor ve mazereti dilekçesi kabul edilmiyor. inadım inat başaracağım.

• içimdeki okuma sevgisini! dışa vurmak istediğim program. bu programı bitirmiş veya bitirmekte olan arkadaşların yardımlarına açığım, çok da ihtiyacım var açıkcası. 3. sınıfta başlamak mutlaka zor olacak ama olsun yeşiller tavan yapsın, hadi bakalım.

  edit: programı bitirdik çok şükür. 3. sınıftan sonra başlayınca alamadığınız ders oluyor fakat yaz okulu falan derken bitiyor bir şekilde. herkese öneririm bu güzel programı, hele çeşitliliği fazla olan okullarda yapılacaksa tadından yenmez.

• sakın yapmayın, uzak durun diyeceğim program. türkiye'de bir insan mühendis olsa mühendistir, yüksek lisans yapsa yine mühendistir, doktora yapsa yine mühendistir, iki bölüm okusa bu yine değişmez sadece ve sadece bir mühendistir.

  eğer şu andaki bölümünüzü sevmiyorsanız yapın, ama zaten seviyorsanız extra kendinizi kasmanıza gerek yok, çünkü sonucu çok fazla değiştirmeyecek bir uğraş içine girip kendinizi yormuş olursunuz.

• istediği bölümü kazanamayan her gencin hayali. zaten bunlar ikiye ayrılır, çift anadal isteyenler bir de yatay geçiş isteyenler. çoğu okulu bitiremez.

• vakıf üniversitesinde %100 burslu uluslararası ilişkiler okuyup, aynı zamanda hukuk fakültesi diploması alma macerasına izin veren sistemdir.

  şöyle düşünelim:

  1.bugün türkiye'de vakıf üniversitelerinin varlığı sayesinde, hukuk fakültesine girmek çok matah bir başarı değil. ben çalışmam diyene okan üniversitesi var, o üniversitesinin hukuk fakültesi 297 puanla 160 adet talibini bekliyor, üstelik istanbul'da!

  2.bugün türkiye'deki vakıf üniversitelerinin tamamına yakınında, tam burslu uluslararası ilişkiler kazanmak, ücretli hukuk kazanmaktan daha zor.

  mesela 2013 puan sıralamasına göre türkiye'deki en yüksek taban puanlı ikinci hukuk fakültesini (vakıflar arasında birinci) bünyesinde barındıran koç üniversitesi'nden örnek verebiliriz.

  tm-2 puan türünde

  koç üniversitesi hukuk takültesi (tam burslu) taban puanı 517
  koç üniversitesi uluslararası ilişkiler (tam burslu) taban puanı 475
  koç üniversitesi hukuk fakültesi (ücretli) taban puanı 415

  yani sen en az 517 gibi yüksek, türkiye derecesine tekabül eden bir puanla 16 öğrenci aldığın hukuk fakültesine, sırf ücret ödeyecek diye tam 102 puan düşük yapan bir adamı alıp, derece yapan adamlarla aynı sıraya oturtabiliyorsan, bırak da 475 puanla uluslararası ilişkiler bölümünü tam burslu okuyan bir adam da hukuk fakültesine girme şerefine(!) nail olsun.

  kaldı ki çift anadal yapmak hiç de kolay olmayan, toto isteyen son derece meşakkatli bir iştir. hukuk gibi bir bölümden çift anadal yapmak için bulunduğunuz üniversitede deli gibi ortalama yapmanız gerekir. iş bununla da kalmaz, her iki bölümün de ders yükü üstünüze biner ve kendi bölümünüzü bırakıp sadece hukuk fakültesinin derslerine yoğunlaşamazsınız. çünkü kendi bölümünüzde kalma gibi bir opsiyonunuz yoktur. her iki bölümün de vizeleri, finalleri çakışacaktır, bir tanesinin mazeret sınavlarına girmek zorundasınızdır.

  kısacası insanüstü uğraş isteyen bir işin altına giren adamları ''vizyonsuzluk'' ile suçlamaya, karalamaya luzum yoktur. mesele, hak meselesiyse önce ''parayı bastırıp'' hukuk fakültesine girenlerin hakkı eleştirilmeli.

  not: hukuk veya uluslararası ilişkiler okumuyorum, çift anadal yapacak medeni cesarete de sahip değilim.

• bu mereti yapmaya 2.sınıf değil de 3.sınıfta başladıysanız ve haliyle de okul uzuyorsa zaman geçince şöyle sitemleri sıkça barındırıyor zihniniz:

  "ben de okulum bitsin istiyorum, ben de artık saçma salak dersler almaktan kurtulayım istiyorum, ben de daha az sınava girmek, daha az ödev yapmak, daha çok gezmek, daha çok dans etmek, daha çok konsere gitmek, daha çok kolumu bacağımı uzatıp bomboş yatmak, roman okumak, sevgilimle vakit geçirmek, hafta sonlarını hafta sonu gibi yaşamak istiyorum..."

  bütün bunlar zamanında anne sözü dinlememiş olmamdan ileri geliyor.
  siz siz olun anneniz ne derse onu dediği anda yapın, yoksa tünelin sonu hep bok'a çıkıyor...

ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.